AKUPUNKTUR

Dr. Didem Gülmez
RandevuONLINE DANIŞMANLIK

Akupunktur Nedir?

Akupunktur noktaya batırmak anlamına gelen latince bir kelimedir. Vücuttaki belirli noktaların (bu noktalarda sinir, kan, lenf damarları diğer cilt yüzeylerine göre daha fazla bulunur) uyarılması ile yapılan tedavi yöntemidir. Bu noktalar elektriksel olarak dedektör denilen özel bir cihaz ile de tespit edilebilmektedir. Bu noktalara uyarılar kıldan ince akupunktur iğnesi ile yapılabildiği gibi; ısı (moksa), Lazer, kupa/hacamat, nöralterapi gibi diğer tedavi yöntemleri ile de yapılabilmektedir. Zaten Geleneksel ve tamamlayıcı tıpta kullanılan bir çok noktanın temeli akupunktura dayanmaktadır. Binlerce yıldır kullanılan bu kadim tedavi yöntemi ilk olarak Uygur Türkleri tarafından uygulanmış olsa da Çin’de ilk defa yazıya dökülmesi ile Çin ve  çevre ülkelerde daha fazla gelişme olanağı bulmuştur. Daha sonra Almanya gibi Avrupa ülkelerinde yaygınlaşmış 19802lerden itibaren de ülkemizde de yoğun bir şekilde uygulanmaya başlanmıştır. Diğer birçok ülkeden farklı olarak Sağlık Bakanlığı bünyesinde sadece yetkili Hekimler tarafından uygulanmasına izin verildiği için ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Yapılan bilimsel çalışmalar ile  literatürde de Türk akupunkturu kendinden söz ettirmektedir

Akupunktur vücudun içerisindeki enerji akışını dengelerken blokajları çözer ve metabolizmanın kendi kendini tamirine izin verir. Temel olarak akupunktur ile vücudun kendi eczanesi çalıştırılır. Normal koşullarda ayağınızı bir yere çarptığınızda ilk başlarda acı hissedersiniz fakat bu acı giderek azalır. Çünkü kendi ağrı kesicileriniz devreye girer. Fakat sürekli ağrı hissediyorsanız (bel fıtığı gibi) bir süre sonra kendi ağrı kesicileriniz azalır ve dışarıdan takviye almak zorunda hissedersiniz. İşte akupunktur sizin kendi ecza deponuzu yeniden doldurarak rahatsızlıklarla başa çıkmanızı ve kendi kendinizi iyileştirmenizi sağlar. Alerjide de durum benzerdir. Kendi alerji önleyici antihistaminikleriniz yetmediği zaman dışarıdan alerji ilaçları alamaya başlarsınız. Akupunktur kendi alerji kesicilerinizi salgılatmayı sağlar. Aksi takdirde ayağınızı bir yere çarptığınızda acısı hiç geçmezdi veya herkes alerji içinde olurdu.

Akupunktur tedavisi nasıl yapılır?

Akupunktur tedavisinde temel amaç beyin ve organlarla ilgili bu özel noktalara bir uyarı vermek mekanizmaları harekete geçirmektir. Bunun için saç telinden daha ince olan tek kullanımlık steril akupunktur iğneleri kullanılır. Yapılan görüşme ve muayene sonrasında planlanan tedavi protokolü çerçevesinde hafta 2 olmak üzere seanslara başlanılır. Her seans yaklaşık 20-30 dakika sürer. Kalıcı iyileşme elde edildikten sonra seansların arası açılır ve tedavi bitirilir. Tedavi protokolü ve süresi kişiye göre değişiklik göstermektedir.

 

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), akupunkturun tedavide kullanılabileceği 40 hastalık tanımlamıştır. Başlıcaları:

  • Baş ağrısı ve migren
  • Bel, boyun ağrıları ve fıtık
  • Vertigo
  • Sırt ağrısı
  • Sindirim sistemi hastalıkları, mide ağrısı, gastriti ülser
  • Psikiyatrik rahatsızlıklar, minör depresyon, panik atak,
  • Romatizmal şikayetler
  • Fibromyalji, kas ağrıları, kas romatizması
  • Uykusuzluk
  • Kabızlık, İBS
  • Egzema Sedef (psöriazis)
  • Kronik solunum yolu hastalıkları (bronşit, astım)
  • Alerjiler, astım,
  • Kadın hastalıkları ve doğum
  • Sigarayı bırakma
  • Zayıflama
  • Menapoza bağlı olumsuz etkilerin giderilmesi
  • Polikistik over, hormonal düzenleme
  • İnfertilite ve tüp bebek tedavisine destek
  • Adet dönemi sancıları
  • Adet düzenini sağlama,
  • Sinüzit
  • Diz ağrıları, osteoartrit
  • Tenisçi dirseği, karpal tünel sendromu
  • Bağışıklık sistemini destekler

 

Akupunktur ve kilo verme:

  • İştahınızı azaltır
  • Mideyi küçültür
  • Tatlı isteğini baskılar ve kan şekerini dengeler
  • Sarkmayı önler
  • Verilen özel beslenme programına uymanızı sağlar. Az yiyerek çabuk doyarsınız
  • Mutsuzluluğu önler, stresi azaltır, seratonin ve endorfin salgılatır
  • Kabızlığı önler
  • Metabolizmayı hızlandırır
  • Toksin atılımı sağlar, lenfleri çalıştırır

Yapılan görüşme sonrasında kişini gıda intoleransları da belirlenerek kişiye özel bir beslenme protokolü hazırlanır. Belirlenen bu programa sadık kalındığı sürece akupunkturu bıraktıktan sonra kilo alımı olmaz.

 

 

        Akupunktur ve sigara bırakma:

Vücudumuzda nikotin reseptörleri bulunmaktadır. Sigara içen kişilerde vücut Nikotin üretmeyi bırakır ve dışarıdan alınan Nikotin ile vücuttaki işlevler yerine getirilmeye başlanır. Sigara bırakıldığı zaman Nikotin yoksunluğu bu yüzden oluşur. Vücut, hemen Nikotin salgılamaya başlayamaz bu yüzden; kilo alma, uykusuzluk, kabızlık, ağız içi yaralar vs. gibi etkiler oluşur. Akupunktur yapıldığı ilk andan itibaren vücudun nikotin üretimini çalıştırmaya başlar ve bu yan etkiler görülmeden stressiz bir şekilde sigaranın bırakılmasına destek olur.

 

 Akupunkturun yan etkileri:

Tedavide hissedile acı evinizde elinize iğne batmasından çok çok daha azdır.

Hiçbir kimyasal içermediği için ehil hekimler tarafından yapıldığında herhangi bir zararı yoktur. Gebelerde bulantı gidermek, emzirenlerde sütü arttırmak için bile rahatlıkla kullanılabilir.

 

 

HEM CİLDİNİZLE, HEM DE DOĞAYLA DOST CİLT BAKIM ÜRÜNLERİ

DOĞAL BAKIM KREMLERİ

DRDGL Nemlendirici Gece Kremi: Doğal, soğuk sıkım sabit yağlar ve uçucu yağlar ve balmumundan özel olarak hazırlanmıştır. Tüm cilt tipleri kullanabilir, yağlanma yapmaz.

DR.DGL Nemlendirici Gündüz Kremi: Doğal, soğuk sıkım sabit yağlar ve uçucu yağlar, çinkodan oluşan nemlendirici. Tüm cilt tipleri kullanabilir, yağlanma yapmaz.

DOĞAL GÖZ FARLARI

DrDGL Göz Farlarımız doğada bulunan mineraller olan Magnezyum ve Çinko içerir, renkler çeşitli minerallerin değişik sürelerde ve değişik ısılarda ısıtılmaları ile elde edilmiştir.

 

DOĞAL LIPBALM

Sizi YİYEBİLECEĞİNİZ BİR LİPBALM İLE TANIŞTIRMAK İSTİYORUZ.

Bir kadın ömrü boyunca 1.5 kg ruj yutmaktadır. Bu sayede Triklosan başta olmak üzere ağrı metaller dahil bir çok kimyasala ve petrol türevine maruz kalmaktadır.

Organik ve doğal adı altındaki bir çok rujda ise renk pigmentleri kullanılmaktadır.

DOĞAL ALLIK

Yoğun bir yapıya sahip olduğu için az miktarlarda kullanmak yeterli olacaktır.

Doğadan elde edilen kil ve değişik ısılarda, değişik sürelerde minerallerin ısıtılması ile elde edilen pigmentler içermektedir.