Doğal Antiinflamatuar Besinler: İltihabı Azaltan 15 Süper Gıda

dogal antiinflamatuar besinler iltihap azaltici

Kasım 8, 2025

Antiinflamatuar Beslenme: Sağlıklı Bir Yaşam İçin Anahtar

Antiinflamatuar beslenme, vücuttaki iltihabı azaltarak genel sağlığı iyileştirmeyi hedefleyen bir yaşam tarzıdır. İltihap karşıtı diyetin temelinde, iltihap yapıcı besinlerden kaçınmak ve iltihap azaltıcı besinleri düzenli olarak tüketmek yatar. Zerdeçal, yağlı balıklar, zeytinyağı, çilek, brokoli, zencefil ve ceviz gibi süper gıdalar, güçlü antiinflamatuar özelliklere sahiptir ve bu beslenme düzeninin merkezinde yer alır.

Antiinflamatuar beslenmenin faydaları çok yönlüdür: kalp sağlığını korur, diyabet riskini azaltır, eklem ağrılarını hafifletir, bilişsel fonksiyonları destekler ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Bu beslenme düzenini benimsemek, kronik hastalıkların önlenmesine ve genel yaşam kalitesinin artmasına katkıda bulunur.

Ancak, iltihapla mücadelede sadece beslenme yeterli değildir. Düzenli fiziksel aktivite, stres yönetimi, kaliteli uyku, toksinlerden kaçınma ve bağırsak sağlığını destekleme gibi yaşam tarzı değişiklikleri de bütüncül bir yaklaşımın parçası olmalıdır. Antiinflamatuar beslenme ve yaşam tarzı, sağlıklı ve uzun bir ömür için anahtar rol oynamaktadır.

İçindekiler

İltihap Nedir ve Neden Önemlidir?

İltihap (enflamasyon), vücudumuzun hastalıklara, yaralanmalara ve zararlı maddelere karşı doğal savunma mekanizmasıdır. Akut iltihap, vücudun kendini iyileştirme sürecinin önemli bir parçasıdır ve genellikle kızarıklık, şişlik, ısı artışı, ağrı ve fonksiyon kaybı gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu süreç, vücudun hasarlı dokuları onarmak ve patojenleri ortadan kaldırmak için bağışıklık hücrelerini harekete geçirdiği hayati bir tepkidir.

İltihap, kısa süreli olduğunda faydalıdır ve iyileşme sürecini destekler. Ancak, kronik hale geldiğinde, yani uzun süre devam ettiğinde, vücuda zarar vermeye başlar. Kronik iltihap, çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir: dengesiz beslenme, stres, çevresel toksinler, hareketsiz yaşam tarzı veya otoimmün hastalıklar. Bu durum, hücrelere, dokulara ve organlara zarar vererek birçok kronik hastalığın temelini oluşturabilir.

İltihabın kontrol altında tutulması, genel sağlığımız için son derece önemlidir. Antiinflamatuar besinler tüketmek, bu dengeyi sağlamanın doğal ve etkili bir yoludur. Bu besinler, vücuttaki iltihap süreçlerini düzenleyen biyoaktif bileşenler içerir ve kronik iltihabın zararlı etkilerini azaltmaya yardımcı olur.

Kronik İltihabın Sağlığa Etkileri

Kronik iltihap, vücudumuzda sessizce ilerleyen ve zaman içinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir durumdur. Uzun süreli iltihap, vücudun kendi dokularına karşı sürekli bir savaş halinde olması anlamına gelir ve bu durum hücresel düzeyde hasara neden olur. Araştırmalar, kronik iltihabın kalp hastalıkları, diyabet, obezite, kanser, Alzheimer, artrit ve depresyon gibi birçok kronik hastalıkla doğrudan ilişkili olduğunu göstermektedir.

Kardiyovasküler sistem üzerindeki etkileri özellikle dikkat çekicidir. Kronik iltihap, damar duvarlarında plak oluşumunu hızlandırarak ateroskleroz riskini artırır. Bu durum, kalp krizi ve inme gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Metabolik sağlık açısından bakıldığında ise, kronik iltihap insülin direncini tetikleyerek tip 2 diyabet gelişimine katkıda bulunur.

Nörolojik sağlık da kronik iltihaptan etkilenir. Beyin dokusundaki iltihap, bilişsel fonksiyonların bozulmasına ve nörodejeneratif hastalıkların ilerlemesine neden olabilir. Ayrıca, kronik iltihap bağışıklık sistemini zayıflatarak vücudu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız hale getirir ve otoimmün hastalıkların tetiklenmesine veya kötüleşmesine yol açabilir.

Eklem sağlığı açısından, kronik iltihap eklem kıkırdağının aşınmasını hızlandırır ve osteoartrit gibi dejeneratif eklem hastalıklarının gelişiminde rol oynar. Romatoid artrit gibi otoimmün kökenli eklem hastalıklarında ise, kronik iltihap hastalığın temel mekanizmasını oluşturur.

Antiinflamatuar Beslenmenin Temel İlkeleri

Antiinflamatuar beslenme, vücuttaki iltihabı azaltmayı ve genel sağlığı iyileştirmeyi hedefleyen bir beslenme yaklaşımıdır. Bu beslenme tarzının temelinde, iltihap yapıcı besinlerden kaçınmak ve iltihap azaltıcı besinleri diyete dahil etmek yatar. Antiinflamatuar beslenmenin en önemli ilkelerinden biri, işlenmiş gıdalar, rafine şekerler, trans yağlar ve aşırı kırmızı et tüketimini sınırlamaktır. Bu besinler, vücutta pro-inflamatuar sitokinlerin üretimini artırarak iltihap süreçlerini tetikleyebilir.

Antiinflamatuar diyetin merkezinde taze, doğal ve tam gıdalar yer alır. Bol miktarda sebze ve meyve tüketimi, özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler, turuncu ve kırmızı meyveler, antioksidan kapasitesi yüksek besinlerdir ve iltihabı azaltmada önemli rol oynarlar. Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin yağlı balıklar, ceviz, keten tohumu gibi besinler de antiinflamatuar etkileri nedeniyle önerilir.

Zeytinyağı, avokado gibi tekli doymamış yağlar içeren sağlıklı yağlar, antiinflamatuar diyetin önemli bileşenleridir. Baharatlar arasında zerdeçal, zencefil, tarçın ve karabiber gibi antiinflamatuar özelliklere sahip olanlar düzenli olarak kullanılmalıdır. Tam tahıllar, kurubaklagiller ve fermente gıdalar da bağırsak sağlığını destekleyerek sistemik iltihabı azaltmaya yardımcı olur.

Antiinflamatuar beslenme sadece belirli besinleri tüketmek değil, aynı zamanda dengeli ve çeşitli bir beslenme düzeni oluşturmaktır. Porsiyonları kontrol etmek, düzenli öğünler yemek ve yeterli su tüketimi de bu beslenme tarzının önemli bileşenleridir. İltihap azaltıcı meyve suyu tarifleri de günlük beslenmenize ekleyebileceğiniz pratik çözümler sunabilir.

Hangi Besinler İltihabı Azaltmaya Yardımcı Olur?

İltihabı azaltmaya yardımcı olan süper gıdalar, güçlü antioksidan ve antiinflamatuar özelliklere sahip bileşenler içerir. İşte iltihabı doğal yollarla azaltmaya yardımcı olan 15 süper gıda:

1. Zerdeçal: Kurkumin adlı aktif bileşeni sayesinde güçlü antiinflamatuar etki gösterir. Araştırmalar, kurkuminin COX-2 enzimini inhibe ederek iltihap süreçlerini azalttığını göstermektedir.

2. Yağlı Balıklar: Somon, uskumru ve sardalye gibi yağlı balıklar, EPA ve DHA gibi omega-3 yağ asitleri açısından zengindir. Bu yağ asitleri, iltihap önleyici etkiye sahip rezolvinlerin üretimini destekler.

3. Zeytinyağı: Sızma zeytinyağı, oleokantal adlı bileşik içerir ve bu bileşik, ibuprofen benzeri antiinflamatuar etki gösterir. Ayrıca E vitamini ve polifenoller gibi antioksidanlar da içerir.

4. Çilek ve Böğürtlen: Antosiyaninler açısından zengin olan bu meyveler, NF-kB yolağını inhibe ederek iltihabı azaltır ve oksidatif stresi önler.

5. Brokoli ve Lahana: Sülforan içeren bu sebzeler, detoksifikasyon enzimlerini aktive eder ve iltihabı azaltan Nrf2 yolağını uyarır.

6. Zencefil: Gingerol ve shogaol bileşenleri sayesinde güçlü antiinflamatuar etki gösterir ve eklem ağrılarını hafifletir.

7. Ceviz ve Badem: Omega-3 yağ asitleri, E vitamini ve magnezyum içeren bu kuruyemişler, iltihabı azaltır ve kalp sağlığını destekler.

8. Yeşil Çay: EGCG adlı kateşin, güçlü antioksidan etki gösterir ve iltihabı tetikleyen moleküllerin üretimini azaltır.

9. Nar: Punikalajin ve antosiyaninler içeren nar, TNF-alfa ve IL-1 beta gibi pro-inflamatuar sitokinlerin seviyesini düşürür.

10. Sarımsak: Allisin bileşeni, antiinflamatuar ve antimikrobiyal özelliklere sahiptir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.

11. Kakao ve Bitter Çikolata: Flavonoidler açısından zengin olan kakao, oksidatif stresi azaltır ve vasküler iltihabı önler.

12. Kırmızı Biber: Kapsaisin içeren kırmızı biber, ağrı reseptörlerini bloke eder ve iltihabı azaltır.

13. Ananas: Bromelain enzimi içeren ananas, sindirim sistemindeki iltihabı azaltır ve yara iyileşmesini hızlandırır.

14. Keten Tohumu: Alfa-linolenik asit (ALA) ve lignin içeren keten tohumu, hormon dengesini düzenler ve iltihabı azaltır.

15. Kuşburnu: C vitamini açısından zengin olan kuşburnu, eklem iltihabını azaltır ve bağışıklık sistemini güçlendirir.

İltihap Karşıtı Diyetin Faydaları Nelerdir?

Antiinflamatuar beslenme düzeninin sağlık üzerinde çok yönlü ve kapsamlı faydaları bulunmaktadır. Bu beslenme tarzını benimsemek, vücuttaki kronik iltihabı azaltarak birçok hastalığın önlenmesine ve mevcut sağlık sorunlarının iyileştirilmesine katkı sağlar. İltihap karşıtı diyetin en belirgin faydalarından biri, kardiyovasküler sağlık üzerindeki olumlu etkisidir. Antiinflamatuar besinler, damar duvarlarındaki iltihabı azaltarak ateroskleroz riskini düşürür, kan basıncını dengeler ve kalp hastalıkları riskini önemli ölçüde azaltır.

Metabolik sağlık açısından, iltihap karşıtı diyet insülin duyarlılığını artırarak kan şekeri seviyelerinin daha iyi kontrol edilmesini sağlar. Bu durum, tip 2 diyabet riskini azaltır ve metabolik sendrom belirtilerini hafifletir. Ayrıca, antiinflamatuar beslenme düzeni, sağlıklı kilo yönetimine yardımcı olarak obezite ile ilişkili iltihabı azaltır.

Nörolojik sağlık üzerindeki etkileri de dikkat çekicidir. İltihap karşıtı diyet, beyin iltihabını azaltarak bilişsel fonksiyonları korur, hafıza ve odaklanma yeteneğini geliştirir. Uzun vadede, Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıkların riskini azaltabilir. Ayrıca, antiinflamatuar beslenme, depresyon ve anksiyete gibi ruh sağlığı sorunlarının yönetiminde de faydalı olabilir.

Eklem sağlığı açısından, iltihap karşıtı diyet eklem iltihabını ve ağrıyı azaltarak hareket kabiliyetini artırır. Romatoid artrit ve osteoartrit gibi iltihaplı eklem hastalıklarında semptomların hafiflemesine yardımcı olur. Cilt sağlığı üzerinde de olumlu etkileri vardır; antiinflamatuar besinler, cilt iltihabını azaltarak akne, egzama ve sedef hastalığı gibi cilt sorunlarının iyileşmesine katkıda bulunur.

Bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri de önemlidir. İltihap karşıtı diyet, bağışıklık sisteminin dengeli çalışmasını destekleyerek hem enfeksiyonlara karşı direnci artırır hem de otoimmün hastalıkların tetiklenmesini önlemeye yardımcı olur. Genel olarak, antiinflamatuar beslenme düzeni, yaşlanma sürecini yavaşlatarak yaşam kalitesini artırır ve sağlıklı yaşam süresini uzatır.

Antiinflamatuar Süper Gıdaları Diyetinize Nasıl Eklersiniz?

Antiinflamatuar süper gıdaları günlük beslenmenize dahil etmek, sanıldığı kadar zor değildir. Küçük değişiklikler ve pratik yaklaşımlarla, bu besinleri düzenli olarak tüketebilir ve sağlığınıza önemli katkılar sağlayabilirsiniz. İşte antiinflamatuar süper gıdaları diyetinize eklemek için bazı pratik öneriler:

Kahvaltıda Antiinflamatuar Dokunuşlar: Güne sağlıklı bir başlangıç yapmak için kahvaltınıza antiinflamatuar besinler ekleyin. Yulaf ezmesine tarçın, zerdeçal ve bir tutam karabiber ekleyebilir, üzerine çilek, böğürtlen gibi antioksidan açısından zengin meyveler ve ceviz, badem gibi sağlıklı yağlar içeren kuruyemişler serpebilirsiniz. Yeşil çay veya zerdeçal çayı, kahvaltınızı tamamlayan antiinflamatuar içecekler olabilir.

Öğle ve Akşam Yemeklerinde Denge: Ana öğünlerinizde tabağınızın yarısını renkli sebzelerle doldurun. Brokoli, lahana, ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı ve sarı biberler, havuç ve pancar gibi renkli sebzeler antiinflamatuar özelliklere sahiptir. Protein kaynağı olarak haftada en az iki kez yağlı balık (somon, uskumru, sardalye) tüketin. Kırmızı et tüketimini sınırlayın ve daha çok baklagiller, tofu gibi bitkisel protein kaynaklarına yönelin.

Sağlıklı Yağları Tercih Edin: Yemeklerinizde zeytinyağı kullanın, salatalara avokado ekleyin ve atıştırmalık olarak ceviz, badem, fındık gibi kuruyemişleri tercih edin. Omega-3 takviyesi olarak günlük beslenmenize keten tohumu, chia tohumu veya kenevir tohumu ekleyebilirsiniz.

Baharatlarla Lezzet Katın: Yemeklerinize zerdeçal, zencefil, tarçın, karabiber, kimyon, kekik gibi antiinflamatuar özelliklere sahip baharatlar ekleyin. Örneğin, sebze yemeklerine zerdeçal ve karabiber, tatlılara tarçın, çorbalara zencefil ekleyebilirsiniz.

Sağlıklı Atıştırmalıklar: Ara öğünlerde antiinflamatuar özellikli atıştırmalıklar tercih edin. Bir avuç kuruyemiş, taze meyveler, bitter çikolata (kakao oranı %70 ve üzeri), nar taneleri veya ananas dilimleri iyi seçeneklerdir.

İçecek Seçimlerinize Dikkat Edin: Şekerli içecekler yerine yeşil çay, zerdeçal çayı, zencefil çayı gibi antiinflamatuar içecekleri tercih edin. Günde en az 8-10 bardak su içmeyi ihmal etmeyin.

Planlama ve Hazırlık: Haftalık yemek planı yapın ve antiinflamatuar besinleri alışveriş listenize ekleyin. Mümkünse, mevsiminde ve organik besinleri tercih edin. Önceden hazırlık yaparak (örneğin, sebzeleri yıkayıp doğrayarak, kurubaklagilleri önceden haşlayarak) sağlıklı seçimler yapmanızı kolaylaştırın.

Doğal Antiinflamatuar Takviyeler ve Bitkisel Çözümler

Antiinflamatuar beslenmeyi desteklemek için doğal takviyeler ve bitkisel çözümler de etkili olabilir. Bu doğal destekler, özellikle yoğun iltihaplı dönemlerde veya beslenme düzeninde yeterli antiinflamatuar besin tüketilemeyen durumlarda faydalı olabilir. Ancak, herhangi bir takviye kullanmadan önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışılması gerektiğini unutmamak önemlidir.

Omega-3 Yağ Asidi Takviyeleri: Balık yağı, krill yağı veya bitkisel bazlı omega-3 takviyeleri (alg yağı gibi), EPA ve DHA gibi güçlü antiinflamatuar etkiye sahip yağ asitleri sağlar. Özellikle düzenli olarak yağlı balık tüketmeyenler için faydalı olabilir. Araştırmalar, omega-3 takviyelerinin eklem iltihabını azaltmada, kalp sağlığını desteklemede ve beyin fonksiyonlarını iyileştirmede etkili olduğunu göstermektedir.

Kurkumin Takviyeleri: Zerdeçalın aktif bileşeni olan kurkumin, güçlü antiinflamatuar özelliklere sahiptir. Ancak, zerdeçaldan alınan kurkumin miktarı sınırlı olduğundan ve biyoyararlanımı düşük olduğundan, takviye formunda alınması daha etkili olabilir. Karabiber ekstraktı (piperin) içeren kurkumin takviyeleri, emilimi artırarak etkinliği yükseltir.

Boswellia (Günlük): Geleneksel Ayurveda tıbbında kullanılan Boswellia serrata, boswellik asitler içerir ve bu bileşikler güçlü antiinflamatuar etki gösterir. Özellikle osteoartrit ve romatoid artrit gibi iltihaplı eklem hastalıklarında ağrı ve iltihabı azaltmada etkilidir.

MSM (Metilsülfonilmetan): Doğal bir sülfür bileşiği olan MSM, eklem sağlığını destekler ve iltihabı azaltır. Kıkırdak oluşumuna yardımcı olur ve özellikle osteoartrit hastalarında eklem ağrısını hafifletebilir.

Zencefil Ekstraktı: Zencefil, gingerol ve shogaol gibi antiinflamatuar bileşikler içerir. Takviye formunda alındığında, özellikle kas ağrıları, menstrüel kramplar ve sindirim sistemi iltihabını azaltmada etkili olabilir.

Bromelain: Ananastan elde edilen proteolitik bir enzim olan bromelain, özellikle sinüzit, spor yaralanmaları ve cerrahi sonrası iyileşme sürecinde iltihabı azaltmada yardımcı olabilir.

Resveratrol: Üzüm kabuğu, kırmızı şarap ve yaban mersininde bulunan bir polifenol olan resveratrol, güçlü antioksidan ve antiinflamatuar özelliklere sahiptir. Kardiyovasküler sağlığı destekler ve nörodejeneratif hastalıklara karşı koruyucu etki gösterebilir.

Bu doğal takviyelerin yanı sıra, antiinflamatuar etkiye sahip bitkisel çaylar da günlük rutininize eklenebilir. Zerdeçal çayı, zencefil çayı, yeşil çay, papatya çayı ve meyan kökü çayı, iltihabı azaltmaya yardımcı olabilecek seçenekler arasındadır.

İltihapla Mücadelede Yaşam Tarzı Değişiklikleri

İltihapla etkili bir şekilde mücadele etmek için sadece antiinflamatuar besinler tüketmek yeterli değildir. Bütüncül bir yaklaşım benimsemek ve yaşam tarzı değişiklikleri yapmak, iltihabı azaltma çabalarınızı destekleyecek ve genel sağlığınızı iyileştirecektir. İşte iltihapla mücadelede önemli yaşam tarzı değişiklikleri:

Düzenli Fiziksel Aktivite: Orta yoğunlukta düzenli egzersiz, vücuttaki iltihabı azaltmada son derece etkilidir. Haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta aerobik aktivite (yürüyüş, yüzme, bisiklet) ve haftada iki kez kas güçlendirme egzersizleri yapmayı hedefleyin. Ancak, aşırı yoğun egzersizin geçici olarak iltihabı artırabileceğini unutmayın. Yoga, tai chi ve pilates gibi aktiviteler hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı destekleyerek iltihapla mücadelede çift yönlü fayda sağlar.

Stres Yönetimi: Kronik stres, vücutta iltihabı tetikleyen kortizol gibi hormonların salgılanmasına neden olur. Meditasyon, derin nefes egzersizleri, mindfulness (bilinçli farkındalık) uygulamaları, doğada zaman geçirme ve hobi edinme gibi stres azaltıcı aktiviteler, iltihabı kontrol altına almanıza yardımcı olabilir. Günde en az 10-15 dakika kendinize ayırarak zihinsel rahatlama sağlamak, iltihapla mücadelede önemli bir adımdır.

Kaliteli Uyku: Yetersiz veya kalitesiz uyku, vücutta iltihabı artırır ve bağışıklık sistemini zayıflatır. Her gece 7-8 saat kaliteli uyku almayı hedefleyin. Uyku kalitenizi artırmak için düzenli bir uyku programı oluşturun, yatmadan önce ekran kullanımını sınırlayın, yatak odanızı karanlık, sessiz ve serin tutun ve uyku öncesi rahatlatıcı rutinler geliştirin.

Toksinlerden Kaçınma: Sigara, aşırı alkol tüketimi ve çevresel toksinler, vücutta iltihabı tetikler. Sigarayı bırakmak, alkol tüketimini sınırlamak (kadınlar için günde bir, erkekler için günde iki kadehten fazla olmamak üzere) ve kimyasal temizlik ürünleri, pestisitler ve hava kirliliği gibi çevresel toksinlere maruziyeti azaltmak, iltihabı kontrol altına almanıza yardımcı olacaktır.

Bağırsak Sağlığını Destekleme: Bağırsak mikrobiyotası, immün sistem ve iltihap süreçleri üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Probiyotik ve prebiyotik açısından zengin besinler tüketerek (yoğurt, kefir, turşu gibi fermente gıdalar ve soğan, sarımsak, muz, elma gibi prebiyotik lifler)

Frequently Asked Questions

What are the best anti-inflammatory foods?

Some of the best anti-inflammatory foods include fatty fish like salmon, sardines and mackerel, leafy green vegetables such as spinach and kale, fruits like berries and cherries, nuts like almonds and walnuts, olive oil, turmeric, ginger, and green tea. These foods are rich in omega-3 fatty acids, antioxidants, and polyphenols that help reduce inflammation in the body.

What are the worst foods for inflammation?

The worst foods for inflammation are those that are highly processed, high in sugar, refined carbohydrates, and unhealthy fats. These include fried foods, sugary beverages, white bread and pasta, processed meats, and foods containing trans fats. These foods can trigger the production of pro-inflammatory compounds in the body, leading to chronic inflammation.

How long does it take for an anti-inflammatory diet to work?

The time it takes for an anti-inflammatory diet to work varies from person to person. Some people may notice improvements in their symptoms within a few weeks, while others may take several months to see significant changes. Consistency is key when following an anti-inflammatory diet, and it’s important to make it a long-term lifestyle change rather than a short-term fix.

Can an anti-inflammatory diet help with weight loss?

Yes, an anti-inflammatory diet can help with weight loss. Many anti-inflammatory foods are nutrient-dense and low in calories, which can help with weight management. Additionally, reducing inflammation in the body can improve insulin sensitivity and metabolism, making it easier to lose weight and maintain a healthy weight over time.

Are there any supplements that can help reduce inflammation?

Yes, there are several supplements that can help reduce inflammation in the body. Some of the most effective anti-inflammatory supplements include omega-3 fatty acids, curcumin (found in turmeric), ginger, boswellia, and green tea extract. However, it’s important to talk to your healthcare provider before starting any new supplement regimen to ensure safety and appropriate dosing.

Can lifestyle factors contribute to inflammation?

Yes, lifestyle factors can significantly contribute to inflammation in the body. Chronic stress, lack of sleep, smoking, excessive alcohol consumption, and lack of physical activity can all promote inflammation. Making lifestyle changes such as managing stress, getting enough sleep, quitting smoking, limiting alcohol intake, and engaging in regular exercise can help reduce inflammation and improve overall health.

Kozmetik mi Zehir mi?

Kozmetik mi Zehir mi? kitabı güzellik ve gençlik vaatleri altında renklerle, kimyasallarla ve kokularla bizi çevreleyen, bugünkü ve gelecekteki sağlığımızı bozan, büyük çaplı firmaların hegemonyasına bir başkaldırıdır.

BAĞIRSAĞINIZI  İYİLEŞTİRMENİN PÜF NOKTALARI

Sağlığınızın Şifreleri

Dr. Didem Gülmez’in 2. kitabı olan “Sağlığınızın Şifreleri” kitabı ile evinizden başlayarak kendinizi ve bağırsağınızı iyileştirmenin püf noktalarını bulacak ve kendinize sağlıklı bir yol çizmeye başlayacaksınız.

Diğer makaleler…

0 Yorum

Bir İçerik Gönder